Sual: Bazıları mezhep taklidine akıl erdiremiyor. Bir gün bunlardan birine dedim ki, 4 mezhep hak mı? “Elbette hak” dedi. Peki, sözde mi hak dedim. “Hayır, gerçekte hak” dedi. Peki dedim, madem gerçekte hak, o zaman Hanefi’deki bir sıkıntı için, hak olan Maliki veya Şafii mezhebini taklit etmekten niye çekiniyorsun? “Bir hoca lüzum yok demişti de... Ben de ona inandım” dedi. Ben de, öyle hocaya değil, kitaplara inanmak lazım, bir mezhepte bir çıkış yolu yoksa veya sıkıntılıysa başka bir mezhep taklit edilir dedim. Doğru demiş miyim?
CEVAP
Evet, doğru. İlmi ve insafı olanlar için sözleriniz yeter. Her hocanın sözüne bakılmaz. Bazıları tesettürü inkâr ediyor, bazıları müziğe helal diyor, horozdan kurban edilir diyor, bazıları namaz üç vakit diyor, bazıları dinin sahibine yani âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber efendimize hâşâ, (Postacıydı, vazifesi bitti, YALNIZ KUR’AN) diyor, bunları çoğaltmak mümkün. Din yeni gelmedi. Eksik de gelmedi. Onun bunun sözüne değil, dindeki 4 delile yani edille-i şeriyyeye bakmak lazım.
Hiç zararı olmaz
Sual: Günümüzdeki Müslümanlar olarak fıkıh bilgimiz yok gibi, yani çok az. Diş dolgusu veya kaplaması olanların, Maliki veya Şafii mezhebini taklit etmeleri gerektiğini delilleriyle yazıyorsunuz. Başkaları da kendilerine göre delil gösteriyorlar. Siz bunların da yanlış olduğunu ispat ediyorsunuz. Ancak bizim gibi fıkıh bilgisi olmayanlar, bu delillerden fazla bir şey anlamıyoruz. Bizim için mantıki bir izah yapar mısınız?
CEVAP
Dini hükümlerde dindeki 4 delile bakılır. Sizin için şu kadarını söyleyelim: Dört mezhebimiz haktır. Kendi mezhebimizde yapmamızda sıkıntı olan bir işi, bunlardan birine uyarak yapabiliriz. Dünyalık işlerimizde ihtiyata riayet etmemek ahmaklık olduğu gibi, ibadetlerde de ihtiyata riayet etmemek ahmaklık olur.
Hanefi mezhebinde ağzın içini gusülde yıkamak farzdır. İğne ucu kadar kuru yer kalsa gusül sahih olmaz. Bunun için diş dolgusu olanların, gusülde ağzın içini yıkamak farz değil diyen Maliki veya Şafii mezhebine uymaları gerekir. Bizim naklettiğimiz yanlış bile olsa, bunun hiçbir zararı olmaz, üstelik hak olan başka bir mezhebin şartlarına da uyduğumuz için sevap kazanırız. Zaten her Müslüman, kendi mezhebinin şartlarına uyar, diğer mezhebin şartlarını da gözetmeye çalışırsa, müstehap olur. Eğer Hanefi mezhebinden naklettiğimiz husus doğruysa, inanmayanlar bir ömür boyu cünüp gezer, namazı da sahih olmaz.